
Kentsel dönüşüm sürecinde en sık karşılaşılan hatalardan biri, aceleyle müteahhit arayışına girilmesi ve müteahhidin kendi hazırladığı, yalnızca kendisini koruyan sözleşmenin imzalanmasıdır.
Oysa bu süreçte arsa maliklerinin mülkiyet hakkı esastır. Dolayısıyla sürecin hem doğru takibi hem de doğru bir başlangıç yapılması büyük önem taşır.
👉 Doğru işleyiş nasıl olmalı?
1) Öncelikle arsa (kat) malikleri kendi aralarında kentsel dönüşüm kararı almalıdır.
2) Ardından binanın riskli olup olmadığı tespit ettirilmelidir.
3) Riskli yapı kararı çıktıktan sonra derhal bir avukata başvurularak arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi hazırlanmalıdır.
4) İşte ancak bu aşamadan sonra müteahhit arayışına girilmelidir.
Hazırlanacak sözleşme, arsa maliklerinin haklarını en üst düzeyde güvence altına almalı ve sürecin her aşamasını düzenlemelidir. Özellikle dikkat edilmesi gereken bazı temel hususlar şunlardır:
✅ İnşaat Süresi: Tüm aşamalar ayrı ayrı belirlenmeli, yalnızca ruhsat ve teslim süresiyle yetinilmemelidir.
✅ Teminat: Müteahhit, işi güvence altına alacak teminat sağlamalıdır. İnşaat tamamlama sigortası bu noktada güçlü bir araçtır.
✅ Cezai Şart: Müteahhidin işi yarıda bırakması, süresinde bitirmemesi veya sözleşmeye aykırı davranması halinde ödenecek bedel açık ve enflasyona karşı korunaklı olmalıdır.
✅ Devir (Ferağ) Şartları: Hangi aşamada müteahhide bağımsız bölüm devri yapılacağı ve fesih halinde bu devrin akıbeti net olarak düzenlenmelidir.
✅ Tapuya Şerh: Sözleşmenin tapuya şerh edilmesi, üçüncü kişilere karşı maliklerin haklarını güçlendirecektir.
Sonuç olarak, kentsel dönüşüm sürecinde arsa maliklerinin eli güçlüdür. Bu gücü korumanın yolu da müteahhitten önce sözleşmeyi hazır etmektir.
📌 Unutmayın: Doğru hazırlanmış bir sözleşme, sadece bugünün değil, yarının da güvencesidir.
Av. Mahmut Faruk Kozoğlu